Elif Eren Genel Kültür Mart 2022

Harikalar Diyarı Borneo Adası

Büyüleyici yeryüzü şekilleri ve sıra dışı endemik canlılarıyla orijinal bir tablo olarak yaratılmış, özel bir coğrafyaya konuk oluyoruz. Burası, her noktasında daha önce hiç görmediğimiz sanat eserleriyle karşılaşacağımız bir harikalar diyarı sanki. Bembeyaz kumsalları, ilginç bataklıkları ve geçit vermez ormanlarıyla meşhur bu ada, Asya’nın güneydoğusundaki Borneo Adası.

Adaya ayak bastığımız andan itibaren, başka hiçbir yerde göremeyeceğimiz coğrafî yapılarla, muhteşem bir flora ve fauna ile karşılaşıyoruz. Birbirinden garip hayvanlar ve bitkiler selamlıyor bizleri. Bambaşka bir âleme geldiğimizi hissettiğimiz Borneo Adası’nda adım adım ilerliyoruz. Bizleri önce kocaman gözleri ile uzaylı gibi görünen çok şirin bir hayvan karşılıyor ve sanki “Gözlerinizi dört açın, anlatacağımız hakikatleri iyi dinleyin.” der gibi bakıyor. Ada sakinlerinden, yaratılış harikası dostlarımızla tanışmaya başlıyoruz.

Dev Gözlü Cadı Makisi

Battal boy gözleriyle meşhur cadı makisi, ağaçlarda yaşayan sevimli bir canlıdır. 1,6 cm genişliğindeki gözlerinin her birisi, hayvanın beyninden daha ağırdır. Vücuduyla kıyaslandığında, dünyanın en büyük gözlerine sahip bir gece avcısı olan maki, Basîr Rabbimizin kendisine lütfettiği büyük gözleri sayesinde karanlıkta avlayacağı böcekleri rahatlıkla görebilir. Bunun yanında, gözleri yuvalarında hareket etmediğinden, kendisine başını baykuş gibi, her iki yöne 180 derece döndürebilme özelliği de ikram edilmiş ve avlanması kolaylaştırılmıştır.

Borneo’nun Dev Çiçeği

Kötü kokusuyla bilinen Rafflesia, dünyanın en büyük çiçeğidir. Tek bir çiçeğin uzunluğu 1 metreyi geçer. Bu çiçeğin kendine ait bir gövdesi, kökleri ve yaprakları olmadığından asma ormanlarında parazit olarak büyür. Tohumu, önce tropik bir sarmaşığın köklerine minik lifler uzatarak tutunur. Yaklaşık 18 ay sonra tomurcuğu yaratılır ve bundan dokuz ay sonra da çiçeği açmaya başlar. Rabbimizin kalın, etli ve kırmızı taç yapraklar lütfettiği bu gösterişli çiçek, polenlerini dağıtacak sinekleri kendisine çekmek için çok güçlü bir koku yayar. Polenleri dağıtılıp neslini devam ettirme vazifesini tamamladıktan birkaç gün sonra çürümeye başlar.

Uzun Burunlu Maymun

Borneo Adası’nın dünyada başka hiçbir yerde göremeyeceğimiz uzun burunlu maymunu, “hortum maymunu” olarak da bilinir. Bu maymunun kendi türleri arasındaki prestiji, burnunun uzunluğuyla ölçülür. Kısacası “burnu büyük olmak”, sadece bu canlı türünün dünyasında işe yarayan bir özelliktir. Maymunun burnu, hayatı boyunca büyümeye devam eder ve uzunluğu 10 cm’yi aşabilir. Sonsuz şefkatiyle Rezzak Rabbimiz bu dostumuza, hazmedilmesi zor mangrov yapraklarıyla beslenmesi için, midesinde parçalamanın gerçekleştirildiği fazladan bir bölüm ikram etmiştir. Hortum maymununun arkasında uzun bir cekete benzeyen bir kürkü vardır. Bu kürk, parlak turuncu, kahverengi veya tuğla kırmızısı rengindedir.

Keskin Nişancı Okçu Balığı

Keskin nişancılığıyla bilinen okçu balığı, 12–18 cm uzunluğunda küçük bir balıktır. Baş kısmı sivridir ve ağzı büyüktür. Sırt ve arka yüzgeçleri vücudunun arkasına doğru yerleştirilmiştir. Okçu balığı, kendisine bahşedilen harikulade avlanma tekniği itibarıyla çok dikkat çekicidir. Suyun dışındaki bir böceği avlamak için, ona su altından bir su jeti fırlatır ve avını düşürerek yer. Balık bu atışında şaşırtıcı derecede isabetlidir. Yetişkin bir okçu balığı hemen her zaman ilk atışta hedefini tam vurur.  Su yüzeyinden üç metre yüksekliğe kadar olan mesafedeki böcekleri ve diğer avlarını düşürebilir. Balığa verilen iyi görme yeteneğinin yanında, avına nişan alırken hava-su ara yüzünden geçerken ışığın kırılmasını hesaba katma yeteneği de hayret vericidir.

Gizemli Dev Mağara

Harikulade canlıların yanında, ilginç yeryüzü şekilleri de Borneo Adası’na damgasını vurur. Bunlardan biri dev bir mağaradır. 1978 yılında Borneo Adası’nın Sarawak alanında yağmur ormanlarının kalbine bir araştırma grubu gönderilmişti. Bataklıklardan ve böceklerle çevrili balta girmemiş ormanlardan yürüyerek yapılan bu seyahat çok zor ve ürkütücüydü. Mağaracılar önce Saklı Vadi’den dağların içine doğru bir geçit buldular. Daha sonra, birçok şelale ve yer altı geçidiyle dolu bu yerden geçerek Sarawak Çemberi olarak isimlendirilen dev mağarayı keşfettiler. Burası dünyadaki bilinen en büyük mağaranın bile altı katı büyüklüğündeydi.

Bölgede keşfedilen 26 mağara kadar büyüleyici olan ise, buralarda yaşayan hayvanlardı. Özellikle akşam karanlığında avlanmak için mağaradan çıkan yarasa bulutunun, kör örümceklerin, zehirli çıyanların, beyaz yılanların ve yarı şeffaf yengeçlerin karanlık dünyasında tünemesi çok etkileyici bir görüntüydü. Rabbimiz, yerin altındaki karanlık mağaralarda bile yarattıklarına ne hayatlar lütfetmektedir!

Bütün bu örneklerin yanında, Borneo Adası’ndaki yeryüzü yapıları ve canlı çeşitliliği çok daha zengindir. Dünyanın en küçük filleri olan Borneo fillerinden, suyun dışında çamurlar içinde hoplaya zıplaya yaşayan çamur zıpzıplarına kadar Rabbimizin bizleri hayretten hayrete sürükleyen eserleri sıralanır.

Kaynaklar

“Archer fish”, www.britannica.com/animal/archer-fish

“Archerfish” en.wikipedia.org/wiki/Archerfish

Elizabeth Dalby,İşgalci Bitkiler”, Ankara: TÜBİTAK Popüler Bilim Kitapları, 2010, s. 90–91.

“Mulu Mağaraları”, Reader’s Digest Seçkisi, Dünya Harikalarını Keşfedin, s. 198–199.

“Proboscis monkey”, en.wikipedia.org/wiki/Proboscis_monkey

Susanna Davidson, Mike Unwin, “Borneo Bataklıkları”, Hayvanlar Dünyası, Ankara: TÜBİTAK Popüler Bilim Kitapları, 2012, s. 78–79.