İnsanlığın İftihar Tablosu (sallallâhu aleyhi ve sellem), sonsuz bir saadeti haber ve müjde verir, sınırsız bir rahmeti keşfedip ilan eder, Rabbimizin saltanatının güzelliklerini hem seyredip hem yüksek bir sesle herkese bildirir, insanları bu güzelliklere davet eder ve İlahî isimlerin hazinelerini durmaksızın keşfedip herkese gösterir.
Efendimizin kulluğunu nazara alarak O’na bakarsan, O’nu bir muhabbet misali, bir rahmet timsali, insaniyetin şerefi ve yaratılış ağacının en nuranî meyvesi olarak görürsün.
Efendimizin peygamberliğini nazara alarak O’na bakarsan, O’nu çok açık ve kuvvetli bir delil, etrafını aydınlatan bir hakikat lambası, yolları aydınlatıp rehberlik yapan bir Güneş ve bir saadet vesilesi olarak görürsün.
İşte, bak; gözleri kamaştıran bir şimşek gibi, O’nun nuru Doğu’dan Batı’ya, her yeri kapladı.
Yeryüzünün yarısı ve insanlığın beşte biri, O’nun getirdiği hidayet hediyesini kabul edip bağrına bastı.
Bizim nefis ve şeytanımıza ne oluyor ki böyle bir Zât’ın bütün davalarının esası olan “Lâ ilâhe illallah”ı bütün mertebeleriyle beraber kabul etmesin?