Demir atomu, çekirdek yapısı olarak en kararlı elementtir, yani radyoaktif olarak en kuvvetlidir. Diğer bütün atomlar, radyoaktif reaksiyonlarla demir atomu kararlılığına ulaşmaya sevk edilir.
Bilim insanları dünyadaki demirin yerkürenin yaratılması esnasında uzaydaki dev yıldızlardan geldiğini söylemektedir. Demir gibi ağır metaller, Güneş’ten çok daha büyük yıldızlardaki birkaç yüz milyon dereceye varan sıcaklıklarda varlığa getirilmektedir. İlahi bir kanun olarak, Güneş’teki yaklaşık 15 milyon derecelik sıcaklık, demir atomunun yaratılması için yeterli değildir. Süpernova olarak adlandırılan yıldızlardaki demir miktarı belli bir oranı geçince, artık yıldız bunu taşıyamaz ve patlar. Bu patlama sonucu içinde demir bulunan gök taşları uzaya dağılır ve bir gök cisminin çekimine kapılıp onunla birleşene kadar boşlukta dolaşır.
Demirle ilgili başka bir tespit ise şöyledir: Yeryüzüne yılda ortalama 15 milyon ton uzay tozu inmektedir. Bu tozlarda bulunan bol miktardaki demir atomu; dünyadaki hayat zincirinde hayatî bir rol oynayan okyanuslardaki planktonların gıdasıdır. Planktonlar, okyanusta yaşayan canlıların gıdası olan mikroskobik canlılardır. Bu tozlar, planktonların fotosentez yapmak için ihtiyaç duyduğu demiri sağlayan önemli bir kaynaktır.
Hadid (Demir) isimli sûre-i şerifte, demirin mahiyetinde büyük bir kuvvet olduğu ve büyük bir nimet olarak indirdiği buyurulmaktadır.
Demirle ilgili bazı tevafuklar da vardır. Mesela, proton sayısı 26 olan demir elementinden, bu surede 26. ayette (besmele ile beraber) bahsediliyor olması dikkat çekicidir. Aynı zamanda “hadid” kelimesinin ebcet hesabına göre değeri 26’dır.
Alüminyumdan sonra dünyada en çok bulunan ikinci metal olan demir, ona verilen kolay işlenebilme ve başka metallerle alaşım yapabilme özellikleriyle büyük bir nimettir.